Büro-İş Sendikasından Ankara’da “Kemer Sıkma” Protestosu… Alay Hamzeçebi: “Uydurma Enflasyon ve Bütçeyle Memur ve Emekliler Kemer Sıkma İstiyor…
Büro-İş Sendikası üyeleri, bugün Ankara’da TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarını ve 2024 bütçe teklifini “kemer sıkarak” protesto etti. Ofis İşletmeleri Genel Müdürü Alay Hamzaçebi, “3-5 yerden kaymak maaş alıp kemerlerini gevşetenler, bizden uydurma enflasyon oranları ve bütçeyle memurların, emeklilerin kemerlerini sıkmamızı istiyorlar. Biz bunu reddediyoruz. Kemerler sıkılmaya bırakıldı. Kemer sıkılmasını kabul etmiyoruz.”
TÜİK bugün Ekim ayı tüketici fiyatları endeksi verilerini açıkladı. Buna göre enflasyon bir önceki aya göre yüzde 3,43, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 55, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 61,36 ve 12 aylık ortalamaya göre ise yüzde 54,26 oldu.
Birleşik Kamu Emek Konfederasyonu’na bağlı Büro-İş Sendikası üyeleri, bugün TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarını ve 2024 bütçe teklifini sendikanın Ankara’daki genel merkezi önünde “kemer sıkarak” protesto etti. Sendika üyeleri, “Ya hep birlikte kurtuluş yok, ya hiçbirimiz”, “Sefalete teslim olmayacağız”, “İnsanca yaşamak istiyoruz” gibi sloganlar attı.
Basın açıklaması yapan Ofis İşletmeleri Genel Müdürü Alay Hamzaçebi şunları söyledi:
“DEVLET ALMAYA GELDİĞİNDE YÜZDE 58.46, DEVLET Memurlarına ve Emeklilere Verilmesine Gelirken Yüzde 25 Zam Yapıyor. Bunun anlamı: Kaşıkla Vermek, Kepçeyle Geri Almak”
“Bugün TÜİK tarafından gerçeği yansıtmayan enflasyon oranları açıklandı. TÜİK’e göre aylık enflasyon yüzde 3,43, yıllık enflasyon ise yüzde 61,36 oldu. Bağımsız, güvenilir araştırma kuruluşunun açıkladığı oranlara da bakalım. ENAG’a göre aylık yüzde 5, 09, yıllık enflasyon yüzde 126,18. TÜİK ile ENAG arasında çok büyük fark var. Bunlar, memurların evlerine incir ağacı diken ve TÜİK’in sahte enflasyon oranları. emekliler.
TÜİK, bugün itibarıyla geçerli olacak pasaport, ehliyet, kimlik, tapu ve mahkeme harçları, MTV gibi birçok harç, vergi ve cezayı artıracak ‘Yeniden Değerleme Oranı’nı belirleyen ÜFE oranını da açıkladı. Ocak 2024. Ekim ayı için açıklanan ÜFE yüzde 1,94 ile Yeniden Değerleme Oranı yüzde 58,46 olarak kesinleşti. Bu da listelediğimiz vergi, harç ve cezaların yılbaşından itibaren en az yüzde 58,46 oranında artacağı anlamına geliyor. Hükümet, maaşlara yüzde 58,46, memur ve emeklilere ise yüzde 25 zam veriyor. Bu kaşıkla verip kepçeyle geri almak anlamına gelir.
Plan ve Bütçe Komisyonunda 2024 bütçesine ilişkin görüşmeler sürüyor. Bütçede 8 trilyon 437 milyar TL gelir, 11 trilyon 89 milyar TL gider öngörülmüştü. Buna göre bütçe açığı 2 trilyon 652 milyar TL oldu. Bu açığı kapatmak için çalışanlara tahsis edilen 2 trilyon 600 milyar TL hedeflendi. İşçilik maliyetlerinde bir önceki yıla göre yüzde 1,21, son üç yılda ise toplamda yüzde 4,78 oranında düşüş yaşandı. 2024 rakamlarına göre memur maaşlarından 530 milyar TL kesinti yapılacak.
“ASLAN PAYININ SERMAYE, KİRA VE FAİZ LOBİSİNİN OLDUĞUNU VE BU BÜTÇENİN DESTEKÇİLER İÇİN HAZIRLANMIŞ KLASİK bir AKP BÜTÇESİ OLDUĞUNU BİR DAHA GÖRÜYORUZ”
Başkan Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz 2024 yılı bütçesini sunarken; ‘Bütçede inşaatı, dirilişi ve Türkiye’nin büyümesini önceleyen kalemler yer alıyor. Maaşlara enflasyonun üzerinde reel artışlar yaptık. “Halkın alım gücünü artıracağız” dedi. Rakamlar hiç belli değil Sayın Cevdet Yılmaz’ın dediği gibi değil. 2024 bütçesinde; Cari transferlerin, faiz giderlerinin, sermaye giderlerinin ve sermaye transferlerinin arttığını, işçi sayısının önceki yıllara göre artmasına rağmen giderlerinin azaldığını, aslan payının yine sermayenin, rantçıların ve faiz lobisinin aldığını görüyoruz, ve bu bütçe, taraftarlara yönelik hazırlanmış klasik bir AKP bütçesidir. Hükümet, önceki yıllarda olduğu gibi 2024 bütçesinde de memur ve çalışanlara refah değil sefalet yaşatacak. Dolayısıyla işçiler Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına daha yoksul girecekler. İstismar edilmeye devam edecek.
Konfederasyonumuz Birleşik Bayındırlık tarafından açıklanan son rakamlara göre bugün açlık sınırı 15 bin 420, yoksulluk sınırı ise 43 bin 859 TL. 2024 yılında sadece vergi ve harçlar yüzde 58,46 oranında artacak, memur ve emeklilerin gıda, ulaşım, barınma, beslenme giderleri ve satın alma gücü azalmaya devam edecekken, memur ve emeklilerde yüzde 25’lik bir artışı kabul etmiyoruz.
“EN DÜŞÜK DEVLET MEMURU MAAŞI YOKSULLUK SINIRI ÜZERİNE ÇIKARILMALIDIR”
Sizin aracılığınızla bazı talepleri gündeme getirmek istiyoruz. Liyakat, akıl ve bilime dayalı planlı bir üretim ekonomisi benimsenmeli, milli tarım, sanayi ve enerji politikaları oluşturulmalıdır. Elektrik, doğalgaz, köprüler, tüneller, otoyollar, eğitim ve hastaneler millileştirilmelidir. Toplu sözleşme masası yeniden oluşturulmalı, asgari memur maaşı yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı, enflasyon farkları ÜFE’ye göre aylık olarak ödenmelidir.
Vergi matrahının artırılarak oranın yüzde 10 olarak sabitlenmesi ve 8 bin 77 TL olarak verilen doğrusal artış dahil tüm ek ödeme ve tazminatların emeklilik indirimine dahil edilmesi gerekiyor. 666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kesilen ikramiye ve havuz paralarımız birikimli olarak geri ödenmeli, öncelikle işe gidiş-dönüş ulaşımı ücretsiz servis hizmeti ile sağlanmalı, sağlanamayanlar için ise Yol bedelinin merkez-kır ayrımı yapılmaksızın herkese ödenmesi gerekiyor.
“SEÇİM ÖNCESİNDE VERİLEN KİRA DESTEĞİ DERHAL VERİLMELİ. YİNE SEÇİM ÖNCESİNDE VERİLEN GÖRÜŞMELER KALDIRILMALI”
Yemek servisi ücretsiz olmalıdır. Dışarıda denetim, infaz ve keşif gibi görevleri yerine getiren memurlara da yemek bedelinin nakit olarak ödenmesi gerekiyor. Büyükşehirlerde çalışanlara büyükşehir özelliği verilmeli, kamu çalışanlarına lojman, kreş ve sosyal tesisler sağlanmalı. Memurların barınma sorunu artarak devam ediyor. Oy Daha önce vaat edilen kira desteğinin bir an önce verilmesi gerekiyor. Tekrar oyÖnceden vaat edilen mülakatlar kaldırılmalıdır.
3600 Ek Göstergeler başta kamuda çalışanlar olmak üzere tüm çalışanlara verilmelidir. Ortaokul mezunları için ek gösterge 2200 olmalıdır. Yardımcı hizmetler sınıfı kaldırılarak içindeki meslek dalları Teknik Hizmetler Sınıfına, diğerleri ise genel yönetim hizmetleri sınıfına aktarılarak ek göstergeden yararlandırılmalıdır. .
“KEMER GERİLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ”
Başta AKP iktidarının sözde sendika lideri ve AKP’lilerin, 3-5 yerden kaymak maaşı alıp kemerlerini gevşetenlerin uyduruk enflasyon oranları ve bütçeleriyle memur ve emeklilerin kemerlerini sıkmamızı istiyorlar. memurlardan sorumlu genel müdür Ali Yalçın. Bunu reddediyoruz. Sıkılacak kemer kalmadı. “Kemer sıkmayı kabul etmiyoruz”
HASAN KÜTÜK: “BU YOKSULLUK, BU AÇLIK VE GÜÇTEN DENEYİMLİYSE, BUNLARIN BİRİNCİ DERECE SORUMLUSU SİYASİ GÜÇTİR”
Hasan Kütük, Birleşik Kamu İşletmeleri Konfederasyonu Genel Mali Sekreteri, ANKA HaberlerAjansına şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ülkemizde hayat yoksullar ve emekliler için zor ve çekilmez hale geldi. Özellikle kışın yaklaşmasıyla bu kesimler için de zorlaşacak. Bugün açıklanan rakamlara baktığımızda eğer bu yoksulluğu, açlığı, sefaleti yaşıyorsak Emeklileri, işçileri ve yoksullarıyla bu ülkede, bu işin en üst düzeyde sorumlusu siyasi iktidardır ama bu siyasi iktidarın görevlendirdiği kurumlardır.
Bu kurumlar arasında TÜİK, bu ülke tarihinde varlığı sorgulanabilen, kamu vicdanında en yüksek güvenirliğe ulaşmış durumdadır. Yine bu enflasyon rakamına baktığımızda bir talimatın geldiğini görüyoruz. Bir diğer kurum ise o masadaki emeklilerin ve işçilerin geleceğini belirlemeye yetkili olan yetkili konfederasyondur. Bir diğeri ise Kamu Tahkim Kuruludur. Buradan güneşin çamurla sıvanamayacağı anlaşılıyor. Emekliler ve işçiler bu yoksulluğu yaşıyor. “Kış sezonuyla birlikte gıdadan giyime, elektrikten doğalgaza, odundan kömüre kadar çok daha zorlu bir süreç yaşayacağız.”